ek iş imkanları

Kullanım örnekleri

ek iş imkanları
additional business opportunities
icon arrow

additional

Phonetic: "/əˈdɪʃənəl/"

Part Of Speech: noun


Definition: Something added.

icon arrow

additional

Phonetic: "/əˈdɪʃənəl/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Supplemental or added to something.

icon arrow

business

Phonetic: "/ˈbɪd.nəs/"

Part Of Speech: noun


Definition: A specific commercial enterprise or establishment.

Example: I was left my father's business.


Definition: A person's occupation, work, or trade.

Example: He is in the motor and insurance businesses.


Definition: Commercial, industrial, or professional activity.

Example: He's such a poor cook, I can't believe he's still in business!


Definition: The volume or amount of commercial trade.

Example: Business has been slow lately.


Definition: One's dealings; patronage.

Example: I shall take my business elsewhere.


Definition: Private commercial interests taken collectively.

Example: This proposal will satisfy both business and labor.


Definition: The management of commercial enterprises, or the study of such management.

Example: I studied business at Harvard.


Definition: A particular situation or activity.

Example: This UFO stuff is a mighty strange business.


Definition: Any activity or objective needing to be dealt with; especially, one of a financial or legal matter.

Example: Let's get down to business.


Definition: Something involving one personally.

Example: That's none of your business.


Definition: (parliamentary procedure) Matters that come before a body for deliberation or action.

Example: If that concludes the announcements, we'll move on to new business.


Definition: (travel) Business class, the class of seating provided by airlines between first class and coach.


Definition: Action carried out with a prop or piece of clothing, usually away from the focus of the scene.


Definition: The collective noun for a group of ferrets.


Definition: Something very good; top quality. (possibly from "the bee's knees")

Example: These new phones are the business!


Definition: Excrement, particularly that of a non-human animal.

Example: As the cart went by, its horse lifted its tail and did its business.

icon arrow

business

Phonetic: "/ˈbɪd.nəs/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Of, to, pertaining to or utilized for purposes of conducting trade, commerce, governance, advocacy or other professional purposes.

Example: Please do not use this phone for personal calls; it is a business phone.


Definition: Professional, businesslike, having concern for good business practice.


Definition: Supporting business, conducive to the conduct of business.

icon arrow

opportunities

Phonetic: "/ˌɒp.əˈtjuː.nɪ.tiz/"

Part Of Speech: noun


Definition: A chance for advancement, progress or profit.

Example: The world is full of opportunities and it's up to me to see them and pursue them.


Definition: A favorable circumstance or occasion.

Example: Having a holiday is a great opportunity to relax.


Definition: (Euro-English) opportuneness

Example: The Court questioned the opportunity of introducing these measures in such an uncertain economic climate.

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

Çevirilerinizi daha da iyi hale getirmek için özel olarak tasarlanmış arayüzümüzün yeni özelliklerine göz atın. Doğal olarak, hizmetimiz ücretsiz kalır ve ayrıca bir uygulama olarak da mevcuttur. Tüm özellikler, çeşitli ortak dillerin kombinasyonları için yerel olarak mevcuttur. Diğer özellikler ve dil kombinasyonları aşağıdadır. Hangi dile çeviri yaparsanız yapın, ortaya çıkan metin çevrimiçi sözlüğümüze bağlanır. Anlamları ve diğer cümlelerdeki kullanımları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, çıktı metin kutusundaki tek tek kelimeler ayrıntılı olarak analiz edilir. Her şey tamamen ayrıntılı ve gerekirse test edilmiştir!

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!İngilizce'den Türkçe'ye çeviri saniyeler sürer ve tek istekte bin kelimeye kadar çeviri yapabilirsiniz. İngilizce ve Türkçe dünyada çok yaygın dillerdir. İngilizceden Türkçeye çevirmenimiz, birinde uzman olup diğerini öğrenirken bu dillerin temel metinlerini öğrenmenize veya anlamanıza yardımcı olacaktır. Çeviri API'lerimiz İngilizce'den Türkçe'ye mükemmel çeviri sağlar, ek redaksiyon ile bu çeviriler hukuk, tıp ve diğer yüksek düzeyde uzmanlık alanları gibi görev açısından kritik alanlarda kullanılabilir. İngilizce'den Türkçe'ye çevirmen, çevirdiğiniz metnin doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve selamlaşma, seyahat, alışveriş, sayılar ve diğer sınırsız sayıda ortak alan gibi sık kullanılan cümle ve kelimeleri çevirmek için idealdir.